'Elazığspor'un parasını kim yediyse iflah olmaz!'

Elazığspor Eski Kulüp Müdürü Ali Topal görevde olduğu dönemde temsilcimiz ne gibi sıkıntılar yaşadı? Topal, görevi neden bıraktı? Traore konusunda kim haklı? Sow'a 40 Bin Euro neden ödenmedi? Mevcut yönetim başarılı mı? Aytemiz Alanyaspor Genel Müdürü Ali Topal, bütün sorulara gazetemiz aracılığıyla açıklık getirdi.

PAYLAŞ
Harput TV - Harput TV

Bu sezon Spor Toto Süper Lig’i 40 puanla 12. Sırada tamamlayan Aytemiz Alanyaspor’da Genel Müdür olarak görev yapan Hemşehrimiz Ali Topal Fırat gazetesinden Alper Karakulak'a özel açıklamalarda bulundu. Görev yaptığı Alanyaspor ile ilgili son gelişmeleri aktaran Topal, Elazığspor’da Kulüp Müdürü olarak görev yaptığı dönemdeki sıkıntılar hakkında bilgiler vererek,  o dönem görevden neden ayrıldığını da açıkladı. Aytemiz Alanyaspor Genel Müdürü, Elazığspor Eski Kulüp Müdürü Ali Topal mevcut yönetime de Elazığlılar tarafından destek verilmesi gerektiğini söyledi.

“TÜRKİYE’DE İLK”

Alanyaspor olarak sosyal sorumluluk projesi kapsamında Türkiye’de bir ilke imza attıklarını söyleyerek sözlerine başlayan Topal; “Bu sezon hedefimiz ligde kalmaktı ve bunu başardık. 6 yıl önce Alanyasporu borç batağından alarak borçsuz bir kulüp olarak süper lige taşıyan sayın Hasan Çavuşoğlu başkanlığında çok iyi ve başarılı bir yönetimimiz var. Biz ayrıca sosyal bir kulüp olmayı da amaçlıyoruz. Bazı hastaların hastane giderlerini karşılayıp, sponsorluk faaliyetlerimizle de ön plana çıkıyoruz. Bu sezon Alanyaspor’da büyük bir proje başlattık. Bu proje “Alanyasporum Okulumda” projesi. 200 okulda yaklaşık 60 bin öğrenciye PASSOLİG çıkarttırıyoruz. Bu öğrencilerimiz maçlara bedava girecekler. Daha genç yaşlarda çocuklarımıza spor sevgisi aşılamayı hedefliyoruz. Sporun dostluk, kardeşlik olduğunu öğretmeye çalışıyoruz. Çocuklarımıza yeteneklerini kanıtlama fırsatı da veriyoruz. Alanyaspor’un altyapısında bu oyuncularımızı geleceğin sporcuları olarak yetiştirmeye çalışıyoruz. Sosyal sorumluluk projesini yerine getirmeye çalışıyoruz. Bu projemizi Türkiye Futbol federasyonu inceliyor. Umarım ki örnek bir proje de olur.”diye konuştu.

“MAÇA ÇIKTIK VE ASLANLAR GİBİ MÜCADELEYİ TAMAMLADIK”

Bu sezon ligin son maçında sahaya çıkarak önemli bir mücadele sergilediklerini ve çeşitli spekülasyonların önüne geçtiklerini de aktaran Ali Topal, transfer döneminde bir çok futbolcu ile temas kurduklarını bunların içerisinde Elazığspor’dan futbolcuların da olabilmesinin doğal olduğunu kaydetti. Topal; “Ligin son maçını biz Rizespor ile oynadık. Maça çıktık ve aslanlar gibi mücadeleyi tamamladık. Hem Rizespor hem de Bursaspor bizi alkışladı. Rizespor küme düşerken, Bursaspor kümede kaldı. Bu bizi ilgilendirmiyor kim düşer kim kalır. Bizim ismimiz farklı söylentilere karışmaması bizim için önemliydi. Ayrıca Alanyaspor için çok büyük bir tesis yapılıyor. Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından yaklaşık 50 Milyon TL’lik bir tesis gerçekleştirilecek. Bu tesisimiz merkeze 16 kilometre, deniz gören bir yerde. Spor salonları, idari bölümler, sahalar, kafeler gibi bölümler oluşacak. Bu sene içerisinde temelinin atılması düşünülüyor. Alanya’da futbola ilgi oldukça güzel. Bu sezon ortalama 4 bine yakın rakamla maçlarımızı oynadık. Bu sayıyı bir çok Süper Lig kulübü yakalayamadı. Bu sezon mevcut kadromuzu bozmadan takviyelerle yola devam edeceğiz. Biz profesyonel bir ekibiz. Scout ekibimiz bir çok futbolcuyu izliyor, izlettiriyor. Bu oyuncuların arasında mutlaka Elazığsporlu oyuncular da vardır. Bir çok kulüple görüşmelerimiz var. 20-30 oyuncu ile görüşüyorsak bunlardan sadece 4-5 oyuncu transfer edeceğiz. Elazığspor’da bir oyuncu yetişmiş, Süper Lig’de oynama kalitesine sahipse Alanyaspor’da oynamasını isterim tabi ki.”dedi.

“TRAORE PARASINI ALAMADIĞINI BELGELEMİŞ FIFA’YA Kİ, SÖZLEŞMESİ FESİH OLMUŞ”

Traore sorununda futbolcunun haklılığını ispat ettiğinden ötürü FIFA’nın fesih yaptığını da dile getiren Topal şunları söyledi; “Traore konusunda Elazığspor haklılığını ispat edemezse en az 4-5 Milyon TL’lik bir kayba uğramış olacak. Futbolcu mu haklı Elazığspor mu haklı bilemiyoruz. Traore parasını alamadığını belgelemiş FIFA’ya ki sözleşmesi fesih olmuş. Bir futbolcu haklı bir sebebe dayanmadan sözleşmesini fesih edemez ancak olayın iç yüzünü bilmiyorum. İnşallah temsilcimiz haklılığını ispat eder.”

“DAHA ÇOK OBJEKTİF VE ŞEFFAF OLUNMALI”

“Kulüpler tek adam zihniyeti ile yönetilmemeli.” Diyen Ali Topal, bu düşüncenin Elazığspor’da olmaması gerektiğini vurguladı. Aytemiz Alanyaspor Genel Müdürü Topal ayrıca mevcut yönetimin daha erken bir zamanda göreve gelmiş olduğu takdirde sorunların çözülebileceğini ifade ederek; “Elazığspor dönem dönem kötü yönetimlerle idare edildi. Borç batağına saplandı. Düşüşlerin sonun iyi yönetimler geldi toparlandı ancak tekrar kötü şeyler oldu. Türkiye’de sadece Elazığspor değil bir çok kulüp profesyonelce yönetilmiyor. Ben istediğimi yaparım düşüncesi Elazığspor’da ve hiçbir kulüpte olmamalı. Kulüpler tek adam zihniyeti ile yönetilmemeli. Daha çok objektif ve şeffaf olunmalı. Elazığspor’un da şeffaf olması gerekiyor. Bunu geçmiş yönetimler başaramadı. Elazığspor kötü yönetildi. Elazığspor Mustafa Urhan’ın başkanlığındaki oluşum, temsilcimizi borçsuz bir şekilde Hayrettin Karamazı’ya devretti. Sayın Karamazı da bordo-beyazlıları şampiyon yaptı. Kulüp temizlenerek başarılı oldu. Selçuk Öztürk biraz daha erken görevi bırakıp mevcut yönetim daha erken göreve gelseydi, kulüp kangren olmadan kurtarılabilirdi ve sakat kalmazdı. Bordo-beyazlılara son bir yılda önemli paralar girdi. Paraların kaynağı kamuoyunda soruluyor. Kim verdi diye. Belediye’nin yaptığı imar revizyonundan gelen paralar Elazığspor’un derdine derman oldu. Bir çok dosya yapılandırılmış.”ifadelerinde bulundu.

“DÖNEMİN BAŞKANI İLE BİR TAKIM SIKINTILAR YAŞADIK”

Elazığspor’daki kulüp müdürlüğü görevinden neden ayrıldığını da kaydeden Ali Topal; “Ben geçtiğimiz sezon görevdeyken Tom serbest kalıyordu. Şahsım olarak 20 Bin Dolar’ı sağladım ve ödemesi yapıldı serbest kalmaması için. Elazığspor antrenmana çıkmadığı dönem ben arabamı sattım ve 90 Bin TL’yi kulübe verdim ve oyuncular da antrenmanlarını yaptılar. Biz başkan beyi arardık bize para yok derdi. Sağdan, soldan borç para bulur borçlarımızı öderdik. Benim kulüpten ayrılmadan bir hafta öncesine kadar elden verdiğim 58 Bin 500 TL alacağım vardı. Ayrılmadan 3-4 gün önce federasyondan 40 Bin 800 TL’lik bir para geldi. Oradan ben 30 Bin TL para aldım. Bu parayı Tom’a ve kulüp için borç aldığım kuyumcuya verdim. Bunun üzerine dönemin başkanı ile bir takım sıkıntılar yaşadık. Ben de Elazığspor’dan ayrılmak zorunda kaldım.”diye konuştu.

40 BİN EURO VERİLMEDİĞİ İÇİN SOW SIKINTISI YAŞANIYOR!

Temsilcimizin düzenli olarak borç taksiti ödediği eski futbolcusu Pape Habib Sow konusunda 40 Bin Euro ödenmediği için borcun neredeyse 10 katına çıktığını da dile getiren Ali Topal; “Pape Habib Sow bize parasının olmadığını söyledi. Kulüpten 157 Bin 500 Euro alacağı vardı. O dönemlerde suyu bile kredi kartımızla alabiliyorduk. Yani kulübün parası yoktu. Habib Sow da ödemesi yapılmadığı için sözleşmesini tek taraflı fesih etti. FIFA 157 Bin 500 TL alacağını sabit kılarak 600 Bin Euro’luk ceza verdi. Onun üzerine gecikme faizi, avukat ücreti ile birlikte 806 Bin Euro oldu. Mevcut yönetime buı dosya 820 Bin Euro ile intikal etti. Bu futbolcuyla masaya otursanız 30-40 Bin Euro bir ücret verseniz, sorunsuz bir şekilde gidecek ancak bu 40 Bin Euro yerine 820 Bin Euro gibi bir ödemeye mahkum ediliyorsunuz. Yani bu durumda 10 katından fazlasını ödüyorsunuz. Elazığspor’un parası tüyü bitmemiş yetimin hakkıdır. Elazığspor’un parasını kim yersediyse iflah olmaz.” Dedi.

“MEVCUT YÖNETİM BIRAKIRSA KULÜP KAPANMAYA GİDER”

Mevcut yönetimin işinin zor olduğunu ifade eden Elazığspor Kulübü Eski Müdürü Ali Topal, mevcut yönetim desteklenmez ve görevi bırakırsa bordo-beyazlıların kapanmaya kadar gidebileceğini öne sürdü. Temsilcimizin net borcunun ne kadar olduğunun bir türlü açıklanmadığını da kaydeden Topal; “Elazığspor’da gün olmuyor ki sıkıntılar yaşamasın. Şu anki yönetimin de işi zor biliyorum. Belediye Başkanı Yanılmaz’ın destekleri ile götürüyorlar. Kamuoyunda bırakacakları yönünde dedikodu dolaşıyor. Ben Elazığspor camiasına sesleniyorum; bu yönetime destek olunması lazım. Eğer bu yönetim Elazığspor’u bırakırsa kulüp kapanmaya gider. Bir yönetim boşluğu olursa, devamlılık sağlanamadığında yapılandırmalar ödenmez ve yapılandırmalar bozulur. Borçlar katlanarak artar.  Elazığspor’un iç yapısını ve nasıl yönetildiğini bilmiyorum. Kamuoyunda dedikodular çok ancak bu tür yerlerde dedikodular çok olur. Bunun da olmaması için şeffaflık çok önemlidir. Mevcut yönetimi bir konuda eleştiriyorum. Bir yıl olmuş hala Elazığspor’un net borcunun ne kadar olduğu açıklanmadı. Bir gün 75 milyon borç ödedik diyorlar. Bir gün 60 milyon borç ödedik deniyor. Kongrede 45 milyon deniyor. Bu sezon 45 milyon borç ödedik deniyor genel kurulda. Bu sezonun giderleri de bunun içinde. Elazığspor’un borcunun 110, 50, 60, milyon olduğu söyleniyor yani net bir rakam hala söylenemedi. Her gün bir rakam ortaya atılınca yönetim açısından da sıkıntı oluşuyor. Kamuoyu da haklı olarak soruyor. Elazığspor son bir yılda önemli bir mesafe kaydetti. Bence bu kesintiye uğramadan devam edip kaynaklar zorlanmalı. Temsilcimizin borcu sıfırlandıktan sonra da herkes başkan adayı olmamalı. Liyakat aranmalı. Tüzüğe bir divan kurulu konulmalı. Bu kurul eski başkan, ileri gelenler ve gazetecilerden oluşmalı. Bu olmazsa Elazığspor tekrar sorunlar yaşar.”diyerek sözlerini noktaladı.

HABERİ PAYLAŞ:
BUNLARA DA BAKIN