Çakalların Hükmü Kurt Ayağa Kalkana Kadardır - Aziz Dinç

Çakalların Hükmü Kurt Ayağa Kalkana Kadardır


Amerika ile yaşadığımız ekonomik savaşın  sebebi papazın serbest bırakılmaması gösterilmiş ise de  aslında  16 yıllık süreçte yaşananların bir sonucudur.

Amerika özelikle dünya ya şirin görünmek ve diğer sebepleri gizlemek amacıyla papaz bahanesinin arkasına sığınmıştır.
Hiç alışık olmadıkları güçlü ve ne istediğini açıkça ortaya koyan bir AK Parti hükümeti 2002'de iktidar olunca ilk günden itibaren rahatsızlık duymuşlardır.

1960-2002 tarihleri arasında  ilişkilerimizde hep belirleyici olan ABD olmuştur. (Tek istisnası karşı çıkmalarına rağmen yaptığımız Kıbrıs  Barış Hareketidir.)

Her dediğine evet diyen  hükumetler yerine kendi politikaları doğrultusunda tavır koyun bir iktidar Amerika’yı ciddi anlamda şok etmiştir.  

Bu tablo on altı yıllık süreçte iki ülkenin birçok kez karşı karşıya gelmesine sebep olmuştur.
Eskiden  güçlü ve hakim devlet Amerika olduğu için genelde ilişkiler onların istediği yörüngede gitmiş ve krizler olmamıştır.

Çünkü kazanan hep onlar olmuş, kaybeden de biz. Bunun yakın tarihindeki en önemli örneği ise 1992 yılından sonraki körfez savaşlarıdır. AK Parti iktidarı ile birlikte geçmişte yaşanan krizlerin en az on katı  16 yılda yaşanmıştır. Aslında bugün yaşadığımız ekonomik savaşın nedenleri de bunlardır;

-AK Parti iktidarının ilk gününden itibaren Filistin’e açık destek vermesi,
-2003 - 1 Mart Tezkeresi; O dönem Türk askerlerin yabancı ülkelere gönderilmesi ve yabancı silahlı kuvvetlerin Türkiye'de bulunmasına ilişkin tezkere, gönderildiği TBMM'den geçmemesi,
- 4 Temmuz 2003'te Irak'ın Süleymaniye kentinde Amerikan askerleri, Özel Kuvvetler Komutanlığı'na bağlı subayların bulunduğu karargâha baskın düzenlemesi,
-Türkiye’nin Kafkas ülkeleriyle yakın ilişki kurma yönündeki politikaları,
-Geçmişte Türkiye tarafından pek önemsenmeyen orta ve güney Afrika ülkelerine yönelik ABD’nin menfaatlerine aykırı izlenen politikalar.
-İran ve Rusya ile ikili ilişkilerimizin gelişmesi,
-ABD’nin İran’a uyguladığı ambargo döneminde İran’la ilişkilerimizi kesmediğimiz gibi Ülkemiz vasıtasıyla diğer ülkelerle ile ticaret yapmasına olanak vermemiz.
-Suriye konusunda Türkiye’nin tam karşısında bir tavır almaları.
-ABD’nin kuzey Afrika ülkelerine yönelik o ülke vatandaşlarının aleyhine olan politikalarının Ülkemiz tarafından kabul edilmemesi,
-Mısır da kanlı ihtilal yaptırmaları ve Sissi’yi başa getirmeleri.
-Bölgedeki  tüm terör örgütlerine açıktan destek vermeleri,
-Kuzey Irak’ta, İsrail ile birlikte Kürt devleti kurulması  için her türlü desteği vermesi,
- Ülkemizdeki yatırımların durdurulması için yapılan Gezi olaylarına destek vermeleri ve güvenlik güçlerini eleştiren söylemleri.
-Türkiye’nin ayakları üzerinde durmasını sağlayacak birçok yatırıma imza atması.
-Elli yılı aşkın bir süredir içimizde besledikleri FETÖ terör örgütü vasıtasıyla yaptırmak istedikleri darbe girişiminin başarısız olması.
-Terör örgütü başı ve yandaşlarının iade edilmemesi.
- ABD’nin İstanbul Başkonsolosluğu görevlilerinden Metin Topuz’un ve  diğer vatandaşlarının ‘siyasi ve askeri casusluk’ suçlarından tutuklanması, Aralık 2016’da İzmir’de tutuklanan ABD’li rahip Andrew Craig Brunson,  "Casusluk" ve "darbe" suçlamasıyla tutuklanması,
-Türk Büyükelçiliği önünden toplanan bir grup PKK’lı göstericiyi Reisin korumaları, Amerikan polislerine rağmen dövmeleri,  
-Türkiye vatandaşlarına uygulanmaya başlanan  vize uygulaması sonucu buna karşılık alınan aynı mahiyetteki karar.
-Halk Bankası genel müdürü ve eski siyasilerle ilgili yargılamaları,
-Kurdurdukları Kürt devletinin İran, Rusya ve Irakla yapılan işbirliği ve toplantıları sonucu, sonuçsuz kalması ve dağılması.
-Türkiye’nin İran, Rusya ve Çin le yakın ilişki kurması.
-Çin in demiryoluyla on beş günde Avrupa’ya ulaşmasını sağlayan demiryolu projesinin faaliyete geçmesi ve projenin bir tarafının Türkiye olması.
-Reisin  ‘Dünya beşten büyüktür’ demesi ve meydan okuması,
-İstemedikleri halde Fırat kalkanı ve Zeytin dalı operasyonlarının yapılarak destekledikleri terör örgütlerine ağır darbe vurulması,
-Terör örgütlerine yaptıkları binlerce silah yardımlarının deşifre edilmesi,
-15 Temmuz’dan sonra  birçok konuda Rusya  ile birlikte politika izlememiz.
-Kudüs ün İsrail in  başkenti olması projelerinin Türkiye’nin çabalarıyla AB Genel kurulunda red edilmesi.
-Türkiye’nin Rus ya dan S-400 füzeleri alması,
-Savunma sanayindeki atılım ile ürettiğimiz silahları ihraç etmemiz ve ABD.nin müşterilerini elinden almamız,
-PKK ve FETÖ terör örgü tünlerine karşı yapılan çok başarılı operasyonlar,   
-Ülkemize uyguladıkları silah ambargosu,
-Türkiye’nin her gün büyüyerek bir güç haline gelmesi, bu coğrafya da söz sahibi ülkelerden biri oluşu,
-Son olarak iki bakanımıza yaptırım uygulamaları

Bunlar ve saymadığımız birçok sebep bugün yaşanan ekonomik savaşın nedenidir. Son yıllar da ABD tamamen demokratik ve hukuk kurallarını göz ardı eden bir politika izlemektedir. Trump’ın izlediği politikalar kendi ülkesin de dahi büyük çoğunluk tarafından dahi  kabul görmemektedir.

Tüm dünyanın kendisi gibi sermayeyi elinde bulunduran mutlu bir  azınlığa biat etmesini istemektedir. Bunu yapmayan ülkeleri, insanları ve özel teşebbüsleri ekonomik yaptırımlarla tehdit etmektedirler. Kudüs ün başkent oylamasında hayır diyen ülkeleri dünyanın gözünün içine bakarak ekonomik yaptırımlar uygulayacağım şeklinde tehdit etmiştir. Terör örgütleriyle, Gezi olayları ile olmadı silahlı darbe girişimiyle Ülkemizi dizayn edemeyen Amerika bu sefer de dolarla ve ekonomik savaşla dizayn etmeye çalışmaktadır. Bu hareketi organize edenler bu halkı tanımamaktadırlar.
Tabi içimiz de üç beş kuruşunu düşünen bunların değirmenlerine su taşıyan vatan hainleri olacaktır.
Reisin dediği gibi o dönemler geçti. Kimse bu ülkeyiz diz çöktüremez.

Bu ülke kendi ayakları üzerinde duracak ve her türlü alçaklıklara karşı kendini savunacak kadar güçlü ve köklü bir devlettir.

Vatan söz konusu olunca süngüyle makineli tüfeklerin, topların  üzerine yürüyen Mehmetlerin, BEBEM ANASIZ BÜYÜR, AMA VATANSIZ BÜYÜMEZ deyip üç aylık çocuğunu bırakıp kasatura ile düşmana saldıran Nene Hatunun torunlarıyız.
Vatan ve bağımsızlık bizim vazgeçilmezimizdir.
"Vatan Sevgisi İmandandır."

YAZIYI PAYLAŞ!

YAZARIN SON 5 YAZISI
25May
18May

Kimin İçin Yürüyoruz

14May
05May
14Nis

BİZ BU HALE NASIL GELDİK