Karataş : Hemşirelerin % 45'i Mobbing Mağduru!

Aktif Sağlık-Sen Şube Başkanı Ümit Karataş 12 Mayıs Hemşireler Günü nedeniyle basın toplantısı düzenledi.

PAYLAŞ
Harput TV - Harput TV

Aktif Sağlık-Sen Şube Başkanı Ümit Karataş 12 Mayıs Hemşireler Günü nedeniyle basın toplantısı düzenledi.

Sendika binasında düzenlenen basın toplantısında konuşan AKTİF SAĞLIK-SEN ŞUBE BAŞKANI ÜMİT KARATAŞ;''Türkiye'de görev yapan 124 bin Hemşirenin zor şartlar altında hizmet verdiklerini ve Hemşirelerin %45'inin MOBBİNG mağduru olduğunu'' belirtti.

KARATAŞ açıklamasına şöyle devam etti;’’Cefakar şekilde hizmet üreten, düşük ücrete mahkum edilen,TAŞERON SAĞLIK İŞÇİSİ  yapılarak hakları ellerinden alınan, çalışma hayatında güçlüklerle karşılaşan, ailesinden sosyal yaşamından işi için fedakarlıkta bulunan ama kıymetleri hiçbir zaman bilinmeyen hemşirelerimiz her yıl aynı sorunlarla uğraşıyor.

Aktif Sağlık-Sen olarak yapmış olduğumuz anket araştırmasına göre;

Çalışma yıllarının bütününü  nöbette geçiren hemşirelerin bugün (% 98)'i  iş yüklerinin fazla olduğunu,(%30)'u fiziksel şiddet- (%63)'ü sözlü şiddet görmekte,(%80)'i tükenmişlik sendromu yaşamakta,(%70) mesleğinden memnun olmadığını,( %99)'u aldığı maaştan memnun olmadığını,(%45)'i Yöneticiler tarafından MOBBİNG'e maruz kaldığını,(%22)'si intihara meyilli ve psikolojik tedavi gördüğü gerçeğini gün yüzüne çıkardı.Bu rakamlar bize hemşirelerin  zor şartlar altında nasıl  hizmet ürettiklerini anlatmaya yeterlidir.

En fazla şiddete uğrayan meslek grubu olan hemşirelerimiz artık bu tür saldırılardan yılmıştır, neredeyse hizmet üretemez hale gelmişlerdir.

Bu şiddetin yanı sıra MOBBİNG, baskı, ayrımcılık gibi uygulamalarla çalışma hayatı adeta zehir edilmektedir.Sağlık kurumlarında;Adalet,eşitlik,hakkaniyet ve gönüllülük esasına değil,Orta çağ karanlığından kalma baskı ve zorlamaya dayanan, hakkını arayanları çıbanbaşı gibi gören, onları hastalıklı, uyumsuz, tembel ve tehlikeli kişiler olarak suçlayan, suç ve cezayı temel felsefe kabul eden, kanunları kişiye göre yorumlayıp, kişiye göre uygulayan bir anlayış halen devam etmektedir.Sağlık kurumlarında “Disiplin ve Hukuk Bürosu” adı altında kurulan aslında birkaç kişinin özel amaçlarına hizmet eden birimlerde, Kanunlar negatif yönde ve kişiye göre uygulanmaktadır.Yapılan işlemlerin birçoğu haksız ve hukuksuzdur. Yürütülen idari soruşturmaların birçoğunun sonucu başından bellidir ve ulu orta dillendirilmektedir.Çünkü soruşturmayı yürüten ve sonuçlarını belirleyenler hep aynı kişilerdir. Yıllardır yetkisiz makamlar disiplin amiri olmadığı halde personelleri sindirmek için haksız ve hukuksuz cezalar vermekte. Birçoğu da yargıdan geri dönmektedir.Son yıllarda sağlık personeli dar alana sıkıştırılmış ve Yargısal anlamda hak aramada önüne ağır yaptırımlar konulmuş, haklı olsalar bile idarelerin tehdit ve şantajlarıyla Yargıya gitmekten çekinir hale getirilmiştir.

Sağlık çalışanlarının psikolojilerinin bozulması ve ruhsal problemler yaşaması konuyu bilmeyen idarecilerin yaptıkları baskı ve uyguladıkları şiddetten kaynaklanmaktadır.Yöneticilerin bilinçsiz ve baskıcı yaptırımları neticesinde sağlık çalışanları ağır bunalımlar içine girmektedirler.

Liyakati olmayan atanmış yöneticiler,  konuları bilmediği için sağlık çalışanlarını baskılamaya ve sindirmeye devam etmektedirler.Hastane içindeki görev değişikliklerine itiraz etme, şikayet bildirme engellenmiştir, İdarecilerle görüşmeleri reddedilmiş, dilekçelere cevap verilmez hale gelmiştir.

Hemşireler Anayasal haklar ve kanunlar çerçevesinde kimsenin köleliğini yapmadan çalışmak istiyor.Yetkililerden sağlık çalışanlarına daha fazla baskı yapmamalarını, personel üzerindeki Mobbing ve şiddetin kaldırmasını aynı zamanda Sağlık Çalışanı Polikliniği açılmasını istiyoruz.

Hemşirelerimiz görevlerinin ve yetkilerinin dışında diploma ve sertifikalarının olmadığı yerlerde çalıştırılmaya zorlanmışlardır.Bu durum mesleki doyumu azaltarak tükenmişlik sendromunu artırmaktadır.

Sağlık hizmetleri, belirlenen hemşire kadrosunun altında bir sayıyla yürütülmektedir. Örneğin 300 yataklı bir hastane için 400 hemşire kadrosu belirlenmişken 100–150 hemşire ile hizmet verilmektedir.

Hemşirelerimizin 4 yıla 1 yıl yıpranma payı,döner sermayelerin emekliliğe yansıtılması, kreş ve kreş yardımı sorunu çözüme kavuşturulmamış,doğum ve süt izinlerinde düzeltme yapılmamış,maaşları ve döner sermayeleri yaşam standartlarının altında ve her geçen gün enflasyonun altında kalarak geçim sıkıntısı çekmekte,sosyal faaliyet alanları oluşturulmamış,özellikle;Üniversite Hastanelerinde çalışan hemşirelerimizin eğitim ve eş dolayısıyla tayin hakları verilmediğinden aileler parçalanma eşiğine gelmiştir.

Aktif  Sağlık-Sen olarak; hemşirelerimize daha iyi çalışma şartları sağlanması temel arzumuzdur. Bunun bir an önce gerçekleştirilmesi gereklidir. Hak ettikleri mali ve sosyal haklar, çalışma hayatını kolaylaştıracak imkanlar kendilerine sunulmalıdır.Bütün zorluklara rağmen büyük bir özveri ile çalışan, şifa dağıtan tüm hemşirelerin Hemşireler Gününü  kutluyorum’’dedi.

HABERİ PAYLAŞ:
BUNLARA DA BAKIN