CHP' nin Elazığ' da Kulak Çekme Sİyaseti
Aziz Dinç
CHP Genel Başkan Kılıçdaroğlu, incelemelerde bulunmak ve sorunları yerinde incelemek için 30 milletvekilinin görevlendirerek geçen hafta Şehrimiz'e gönderdi.
30 kişilik milletvekillerine Genel Başkan Yardımcısı Ali Öztunç başkanlık etti.
Gelen heyet bir çok yerde incelemelerde bulunduktan sonra seçim otobüsünün üzerinde mitingi yapar gibi değerlendirmelerde bulundu.
Genel Başkan Yardımcısı Ali Öztunç bir yerde miting otobüsünde yaptığı konuşmada;
“Yardım kolisi tam geliyor mu? Gelmiyor. Gelenin içinde de çoğunlukla biliyorum zamanı tarihi geçmiş ürünler var öyle değil mi? Hak mı böyle bir hak olur mu? Bunun için mi var devlet? Hepiniz, çoğunuz büyük bir çoğunluğunuz büyük bir kısmınız gittiniz AK Parti'ye oy verdiniz bunun için mi oy verdiniz? Hayır. Bunları uyarmak için kulaklarını çekmek için bugün buradayız.Başka bir derdimiz yok.Deprem siyasi malzeme değil, siyaset üstüdür”Şeklinde konuşma yaptı.
Genel Başkan yardımcısının bu söylemleri ve özelikle kulak çekme olayı gerek yerelde gerekse ulusal bazda ciddi tepkilere yol açtı.
AK Parti den basın ve sosyal medya vasıtasıyla ciddi tepkiler geldi.
Karşılıklı tepkiler ve açıklamalar üzerine,CHP Elazığ milletvekili Gürsel Erol bir açıklama yaparak genel başkan yardımcısının açıklamalarını desteklediğini açıkladı. Daha da ileri giderek siyasetçiler için tekme tokatı söyleminde bulundu.
Sayın Gürsel Erol kulak çekme cümlesinde yerel siyasetçileri hedef aldığını söylediyse de,bu açıklama kimseye pek inandırıcı gelmedi. Sayın vekil işlerin Çevre Şehircilik Bakanlığı tarafından yürütüldüğünü bilmektedir.
Bu konu bir haftadır gündemdeki yerini koruduğu gibi karşılıklı açıklamalarla daha uzun süre gündemden kalacak gibi.
Tarihi ile kültürü ile misafirperverliği ile devlete bağlılığı ile örnek bir şehiriz.
Elazığ hiç bir dönemde Milli ve Manevi değerlerinden ödün vermediği gibi bu konudaki değerlerin hedef alınmasına da anında tepki gösteren bir şehir olmuştur.
Her zaman devletinin yanında olmuştur.
Depremde bunu bir kez daha göstermiştir.
Eksiğine ve fazlasına bakmadan şükür etmiş ve sabırla beklemiştir.
Konteyner 'de yaşayan kardeşlerimizin söylem ve tavırları bunun en büyük göstergesidir.
Tabi bunları bilmek için bu şehri ve geçmişini iyi bilmek gerekir.
Sadece siyasi istikbal ve gelecek için bu şehirli olunca bu değerleri bilmek imkansızdır.
Yapılan inceleme sonucu her zaman olduğu gibi 4-5 yıldızlı otelde basın toplantısı yapıldı.
Bazı açıklamalar ve sorunlar dile getirildi.
Bu şehirde yaşayan herkes yapılanları ve yapılamayanları bilmeden öte yaşıyor.
Benim burada üzerinde duracağım husus orada bulunan kardeşlerimiz ve gazetecilerin bu heyete keşke şu soruları yönetselerdi.
1-Açıklamalarınızda deprem siyasi malzeme değildir, deprem siyaset üstüdür. Biz siyaset yapmak için gelmedik dediniz.
Neden seçim otobüsü ile mahalleleri, ilçeleri gezip bir vekilin ismi sürekli anons edildi?
Neden seçim mitingi yapar gibi vatandaşın oyunu sorguladınız?
Secim otobüsü yerine başka araç bulamadınız mı?
Amacınız partinizin reklamını mı yapmak mı? dert dinlemek mi?
Burada sorunları tespit görevi verilmişse, neden başka bir partiyi hedef alan açıklamalar yapıyorsunuz?
2-Depremin üzerinden 12 ay geçmiş bu sorunların tespiti ve ortaya koyacağınız çözümler için geç kalmadınız mı?
3-30 Vekille sorunları tespit için burada olduğunuzu söylüyorsunuz. Partinizin vekili bu sorunları anlatmadı mı veya yetersiz kaldığı için mi buradasınız?
4-Partiniz'den 12 ay boyunca şehrimize gelen çok kişi oldu, bunların hazırladıkları raporlar var mı yok mu? Yoksa siyaseten mi gelip gittiler(Dostlar biz alışverişte görsün diye mi)?
5-Yardım kolilerle ilgili net bilgi veririmsiniz. Bizim bilmediklerimiz mi var?
6-81 milyon insan deprem sonrası Elazığ’a yardım etmek için seferber oldu. Bu kolileri vatandaşlarımızın gönderdiğinden bilginiz var mı yok mu?
7-Zamanı geçmiş ürünleri kim gönderdi?
8-Depremle ilgilene ve anında müdahale eden Devlet ve bunun yanında tüm vatandaşlarımız yardım konusunda seferber oldu.Neden bir partiyi hedef aldınız?.
9-Bunlar dediğiniz ve kulağını çekeceğiniz dediğiniz kişiler kim? Daha doğrusu bu sözlerle ne kast etmek istiyorsunuz?
10-Deprem konutlarının (19.500) tümünün ihalesi yapıldı. Tamamı önümüz deki Haziran sonunda teslim edilecek bu konuda bundan sonra partiniz ne tür bir çalışma yapabilir?
11-Depremin hemen sonrası Devlete ve bu şehirde yaşayan insanlara yardımcı olmak için ne tür çalışmalar yaptınız ve raporlar hazırladınız?
12-Kira yardımı ve diğer konularda deprem sonrası alınan kararlar doğrultusunda ödemeler depremin 3.ayda dağıtıldı bu konuda bilginiz var mı?
13-Söylemler izden ve açıklamalarınızdan anladığımız kadarıyla 12 aydır deprem konusunda ve sorunlar konusunda bir çalışmanız ve öneriz yok.Otuz Vekille yeni bir çalışmamı yapacaksınız?
14-Heyetinizde deprem ve sonrası yaşanalar konusunda kaç uzman var. Bu konuda uzman olan vekilleriniz var mı?
15-Daha öncede toplu olarak vekilleriniz Elazığ a gelmiş idi. Onların raporları ve çözüm konusundaki önerilerine ilişkin çalışmayı bizimle paylaşır mısınız?
16-Sağlık bakanlığının Elazığ daki bir kovid hastası için ambulans uçaktahsisi konusundaki görüşleriniz nelerdir?
Bunlar ve sorulacak onlarca yerel ve depreme ilişkin konularda sorular var iken ne yazık ki bu soruların hiç biri bu heyete yönetilmedi.
Keşke gazeteci kardeşlerimiz bu polemiklerin yaşanmaması için bu soruları sorabilseydi.Heyetin bu konularda ne kadar hazırlıklı geldiği anlaşılmış olurdu.
Ana muhalefet partisinin yetkililerini ve vekillerini bizler için birilerinin kulağını çekip hatta tekme tokat vuracak kadar bizleri savunuyorlar,bunların yerine soracağımız sorulara cevap verirlerse bizleri çok daha fazla sevindirler.
-Yüz yıldır partiniz'in Elazığ’a yapmış olduğu hizmetler nelerdir?
-Her fırsatta Avrupa’ya bizi neden şikayet ediyorsunuz?
-Partiniz,Kavala’nın ve Demirtaş’ın çıkması için mücadele ederken, darbeninarkasında bulunan güçler ve devletlerle ilgili neden açıklamalarda bulunmuyor?
-Ülkemiz aleyhinde faaliyetlerde bulunan örgütlerin, Suriye’den çıkartılması konusunda Esad la neden görüşmeye gitmiyorsunuz?
-Daha önce sahip çıktığınız ve şu anda yurtdışında olan ülkemiz aleyhinde faaliyette bulunan gazetecilerin ülkemize iadeleri konusunda bir çalışmanız var mı yok mu?
-İstanbul Belediye Başkanlığının Kuran'ın Türkçe okutulması ve diğer konulardaki yaptıkları ile ilgili düşünceleriniz neler?
-Ayasofya Caminin ibadete açılmasından rahatsızlık duyuyor musunuz?
-Sözcü gazetesi Ayasofya’nın açılmasını ffelaket olarak görüyor. Gazetenizin manşeti hakkındaki düşünceleriniz neler?
-Gezi olaylarına neden destek verdiniz? Ortaya çıkan tablo sonucu pişmanlık duyuyor musunuz?
Bu soruların cevabını bir vatandaş olarak bekliyorum.
Belki bu sorular heyetin gezisi ile ilgili olmaya bilir ama cevapları bizleri gerçekten ilgilendiriyor.Partinin politikaları ve samimiyeti konusunda daha fazla bilgi ediniriz.
Bir yıldır gerek deprem, gerekse pandemi den dolayı mağduriyet yaşayan bir şehiriz.
Yapılanlar görüp destek olmak gerek, eksikler konusunda ise kimseyi kırmadan ve dökmeden temel hak ve özgürlüklere riayet ederek çözümler ortaya koyup destek olmalıyız.Sadece eleştirerek ve ötekileştirerek hizmet etmemiz imkansız.
Türkiye’nin en güzel şehri olan Elazığ’ımızın tarih ortadadır. Bunu bilip buna göre hareket etmeliyiz. En zor şartlarda dahi Devleti'ne ve Milletine söz söyletmemiştir.
Beğenirsiniz veya beğenmesiniz seçilmiş olan ve Elazığ temsil noktasında olan bir hemşerimize karşı tehdit vari konuşmalara bu şehir pirim vermez.
Heyetin gelişi, buradaki programları verdikleri fotoğraflar dikkate alındığında çok geç kaldıkları buna dan sonra yapacaklarının bir katkısı olmayacağı gün gibi ortada.
Siyaseten geldikleri ve birilerinin reklamını yapmak için geldikleri,anonslarla söylemlerle ortada.
Siyasetçiler konuşmalarını yaparken iken bir değil, bin düşünüp ona göre cümlelerin seçmeleri gerektiğini kanaatindeyim.
Doğru söz doğru ağızda anlam bulur.
Saygılarımla....