Deprem Sonrası Yaşananlar

24.1.2020 tarihinde meydana gelen 6.8 büyüklüğündeki depremde 37 vatandaşımız yaşamını yitirdi, onlarca kardeşimiz yaralandı.

Deprem sonrası yapılan hasar tespit çalışmaları sonucu on binlerce evin hasar gördüğü tespit edildi.

Deprem sonrası gelen ve yıkım işlemlerine başlayan 16 şirketle 10.2.2020 tarihinde yıkım ve hafriyat sözleşmeleri yapıldı.

Yapılan hasar tespitleri sonucu yapılan çalışmalar sonucu az hasarlı, orta hasarlı ve ağır hasarlı binaların raporları ilan edildi.

Raporlara karşı yapılan itirazlar sonucu Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ekiplerince itirazlar doğrultusunda yeniden hazırlanan raporlar ilan edildi.

Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü 17.4.2020 tarihinde hazırlamış olduğu raporları Afad İl Müdürlüğüne verdi.

Afad İl müdürlüğü iki ay sonra hak sahipliği başvurularını almaya başladı.

Bu başvurularda gerekli açıklama yapılmadan, hangi şartlarda ve nerede ev sahibi olunacağı belirtilmeden başvurular alındı.

Yapılan uzun bir çalışmadan sonra hafta sonu itibariyle hak sahipliği başvuru sonuçları açıklandı.

Binlerce deprem zedenin beklediği bu çalışma ilan edildikten sonra gerek hak sahipliğine gerekse raporlara karşı idari dava açma süreci başladı.

Gerçi raporlara karşı deprem sonrası davalar açıldı.

Bu konuyla ilgili BAM.ve Danıştay kararları nedir ve ne öngörüyor yönünde ileriki süreçte değerlendirme yapacağım.

Yerel bazda idari yönden yapılan çalışmaları kısaca bu şekilde özetleyebiliriz.

Bakanlığın yapmış olduğu çalışmaları özetler isek;

Deprem den saatler sonra üç bakanımız Elazığ a geldi.

İçişleri Bakanımız ve Çevre ve Şehircilik Bakanımız bir aya yakın süre burada kalarak deprem sonrası yaraların sarılması konusunda güzel çalışmalar yaptılar.

ÇŞB.lığı deprem sonrası mağdur olan vatandaşların mağduriyetlerini gidermek ve evlerine kavuşmaları konusunda yapmış olduğu çalışmalar sonucu deprem konutlarının yapılacağı yerler tespit edildi.

Deprem konutlarının yerlerinin bakanlık yetkililerince tespit edildiğini yerel siyasetçilerden öğrendik.

Tespit edilen bu yerlerde konut yapılması için TOKİ tarafında teklif usulü ile davet edilen on firma arasında ihaleler yapıldı.

Yapılan ihaleler sonucu bir -iki yer hariç tüm konut ihalelerini Elazığ dışından katılan firmalar aldı.

Bu ihale sonucu bir den fazla noktada deprem konutlarının yapımına başlandı.

Bir den fazla yerde başlatılan bu çalışmalarda cüzi de olsa bir kısım konutların teslim aşamasına geldiğini gördük.

Yapılan açıklamalara göre bu konutların bir kısmının yıl sonundan önce teslim edileceğini, diğer kısmının ise 2021 yıllı içerisinde teslim edileceği kamuoyuna duyuruldu.

Şehrin farklı noktalarında ve şehrin dışında ihalesi yapılan inşaatlar sözleşme şartları doğrultusunda hızlı bir şekilde tamamlanması için sıkı bir çalışmanın yapıldığına şahit olduk.

Bu süreçte Cuma Pazarındaki köprülü kavşak ve alt geçidin yıkılacağı açıklandı. Daha sonra yapılan açıklamada bu karardan vazgeçildiği öğrendik.

Deprem mağdur kardeşlerimiz bir taraftan hak sahipliği sonuçlarının açıklanmasını  beklerken,  bir taraftan da evinin ne zaman yapılacağını, evinin nerede verileceğini ve evi karşılığında ne kadar borçlanacağını merakla bekleyip durdu ve bilgi almaya çalıştı.

Bu sorularını bir çoğu bugün dahi hala cevaplanmadı.

21.09.2020 tarihinde Sayın Cumhurbaşkanımız ,Elazığ ve Malatya da deprem sonrası yapılan konutlar nedeniyle ödenmesi gerek aylık ödeme miktarlarını ve süresini açıkladı.

Cumhurbaşkanımız, Elazığ’da depremzedeler için yapılan konutların geri ödeme fiyatlarını açıkladı.

Açıklamada;

Elazığ ve Malatya depremlerinin ardından başlatılan konut inşaatlarında son aşamaya gelindiği,

Kısa bir zaman sonra bu konutlar törenle vatandaşlara teslim edeceği,

Yapılan konutlardan 2+1 konutlar için 510 TL ile 725 TL arasında aylık ödeme, 3+1 konutlar için 730 TL ile 995 TL arasında aylık ödeme bedeli belirlendiği,

Köy evlerinde ahırsız olanlarda ayda 790 TL .Ahırlı olanlarda 905 TL aylık ödeme yapılacağını,

Ödemeler 20 yıl vade ile gerçekleşeceğini,

Ayrıca maliyetlerden ortalama yüzde 40 düzeyinde indirime gidildiğini,

Sayın Cumhurbaşkanımız açıkladı.

Deprem konutların maliyetine ilişkin bu açıklamadan sonra, ev sahibi olmak isteyen kardeşlerimiz az çok ne kadar bir bedel ödeyeceğini tahmin etmeye başladığı kanaatindeyim.

Burada üzerinde durmak istediği asıl nokta;

Hak sahipliği sonuçları ilan edildikten sonra vatandaşı yasal süre içerisinde evlerinin nerde alacağı veya yıkılan evi karşılığında kendisine ne  kadar para verileceği veya ne oranda mahsuplaşma yapılacağı konusudur.

Deprem sonrası yaşadığımız sıkıntıları görünce şu konuda ne kadar hata yaptığımızı bir kez daha anladım.

Şehir olarak 2014-2015 yılları arasında yapılan ve şehrimizde içine alan Kentsel dönüşüm projesine sahip çıkamamanı sıkıntısını yaşıyoruz.

Şehrimizin ve vatandaşımızın sıkıntılarını gidermeye yönelik her çalışmayı şartsız ve koşulsuz desteklediğimi ve emeğe saygının birinci önceliğim olduğunu hep söylemişimdir.

Deprem sonrası ortaya çıkan tablo şehrimizin geleceği açısından çok büyük bir önem taşıdığı muhakkaktır.

Deprem sonrası yapılanlar, şehrimize  ekonomik,sosyal,kültürel anlamda büyük kazanımlar sağlarsa, giden göçü geri getirirse o zaman yapılan işlerin doğru olduğunu söyleyebiliriz.

Yapılanlar, bahsettiğim konularda bir kazanım sağlamadığı gibi, konut yapımı için seçilen yerler, konutların nitelikleri, konutlar için belirlenen projeler ile vatandaşımıza tahsis edilecek evleri yerleri konusunda sıkıntılar ve memnuniyetsizlikler söz konusu olduğu takdirde var olan sıkıntılarımızın daha da artacağı muhakkaktır.

Bu sıkıntıların kolay, kolay telafisinin mümkün olmayacağı kanaatindeyim.

Kısa süre içerisinde bu soruların cevaplarını bulacağımız kanaatindeyim.

Ya sizce?