Mezhep" gidilen yol tutulan yol" demektir.Geniş tanımı;bir müctehidin içtihad ve anlayışlarından meydana gelen itikadı ve fıkhi yoldur.
Peygamber efendimiz yaşıyorken dini, fıkhi meselelerde ihtilaf yaşanmıyordu.Çünkü direk peygamberimize soru sorulup cevap alınıyordu.
Peygamberimiz döneminde dinde fıkıh sahibi olan ve fetva vermeye liyakatlı olan yedi kişi yetişmiştir. Bunlar;
Ömer b.hattap
Ali b. Ebu Talip
Hz Aişe
Zeyd b. Sabit
Abdullah b.mesud
Abdullah b.Abbas
Abdullah b.Ömer
Peygamberimizin vefatından sonra sahabe bu yedi kişiden fıkıh öğrenemeye devam etti. Onlarında sahabe ve tabiin arasında fetva verecek yetişmiş öğrencileri oluştu.
İslamiyet yeni fetihler ile daha fazla yayılma imkanına kavuştukça daha önce tecrübe edilmemiş yeni durumlar ortaya çıktı. Önlerine gelen yeni durumların çözümü için öncelikle Kur'an'ı kerime,orada bulunmuyorsa, sünnete bakıldı, orada da bulunmuyorsa, farklı yorumlara imkan verecek şekilde bulunuyorsa içtihat yapıyorlardı.Böyle içtihat yapmayı da peygamberimiz öğretmişti.
Sahabe bu ölçüye uyarak olaylara çözüm buluyordu.Onları gören, onlardan ders alan tâbiin de bu yolu tuttu.Daha sonra gelen tabe'üt tâbiin döneminde bu durum devam etti.
Kur'an dan ayrılmadıkları ,peygamberimizin sünnetine sıkı bağlı oldukları için bunlara Ehl-i sünnet vel cemâat denildi.
Bir konuyu müctehidler açıklarken konu hüküm kaynaklarınca yoruma açık ise ve bulunan bilgi kaynakları farklı ise birinin bilgi kaynağı diğerinin elinde bulunmuyorsa müctehid âlimler farklı görüşlerle konuya açıklık getirmişlerdir. Bu bir rahmettir."ümmetimin ihtilafı rahmettir" hadisi bu konuyu yerinde açıklar.
Ictihadlar iki türlüdür.Mutlak ictihad ve mukayyet ictihad.
Mutlak ictihada sahip olanlar bütün meselelere hakimdirler ve fetva verebilecek seviyededirler.mukayyet ictihada ise bazı konulara hakim olan alimlerdir.Bazı konulara hüküm verebilecek seviyededirler.
Mezhep imamlarımız mutlak müctehid grubuna girerler.
Mutlak müctehid olabilmek için Kur'an-ı Kerimi detaylı bilmek ,sünnet-i bilmek arap diline tam hakim olmak, fıkıh usulünü bilmek, islam hukukunun ana gayelerini bilmek hikmet ve hedeflerini kavramış olmak ve günahlardan sakınmak, ince idrake zihni beraklıga ve fıtrî bir kabiliyete sahip olmak gerekir.
Bu sayılanlardan dolayı ictihat her insanın güç yetirebileceği bir iş değildir.Mezhep imamları Kuran, sünnet, sahabe, tabiin yolundan giderek gerçek bilgiyi bizlere sunmuşlardır.
Mezheplerin olması bizler için kolaylık ve rahmettir. Biliyoruz ki ince elenip sık dokunarak, kılı kırk yararak bizlere ulaştırmışlardır. Rabbim onlardan razı olsun.