Ezana Saygısızlığa Kınama!

Din Görevlileri Derneği ve Türk Diyanet Vakıf-Sen yönetim kurulu ortak açıklama yaparak ezana saygısızlığı kınadılar.

PAYLAŞ
Harput TV - Harput TV

Elazığ Din Görevlileri Derneği yönetim kurulu ve Türk Diyanet Vakıf-Sen Elazığ Şubesi yönetim kurulu ortak bir açıklama yaparak ezana yapılan saygısızlığı kınadılar.

Ortak açıklamada şu ifadelere yer verildi; “Müftü Sanki Buzdağı, Müezzin Böğüren Buzağı, Birlikte Dinden Soğutuyorlar Şu Talihsiz Elazığ’ı” Bu ifadeler ne yazık ki kendisi de emekli bir İmam-Hatip olan El-aziz Gazetesi yazarlarından Sururi SEÇMEN müstear ismini kullanan bir zatı muhtereme ait. Yazar, 16/07/2014 tarihli köşe yazısında cami ismi vererek bir Müezzin arkadaşımıza ve İl Müftüsüne hakaret etmesi, aşağılaması ve alaycı bir üslupla eleştirmesi Elazığ’da görev yapan Diyanet personelini üzmüş ve derinden yaralamıştır. Ayrıca her ne olursa olsun Ezan-ı Muhammediye okuyan Müezzini böğüren buzağıya benzetmesi dini değerlere de hakarettir. Bu talihsiz ve haddi aşan ifadelerinden dolayı kendisini kınıyoruz.

Yazarın bahsettiği Müezzin Kayyım hocamız; camiamızda edebiyle, adabıyla, nezaketiyle ve zarafetiyle temayüz etmiş örnek bir şahsiyettir. Hafız olan hocamız aynı zamanda İmam Hatip Lisesi ve İlahiyat Ön Lisans mezunudur. Sırasıyla Yozgat Osmanpaşa Kasabası Camiinde 6 yıl, Elazığ Kızılay Mahallesi Camiinde 13 yıl görev yaptıktan sonra bir yıl önce Nurullah Camiine atanmış ve görevini hakkıyla ifa etmektedir. Hocamız 20 yıllık görev süresi içerisinde hep başarılarıyla öne çıkmıştır. Bu güne kadar tenkit konusu olan en ufak bir durumu söz konusu olmamıştır.

Toplum olarak çevremizdeki ses kirliliğine duyarsız kalırken manevi değerlerimizden olan ezanın icrasında ki ses ahenginin uyumsuz olmasından yakınılması manidardır. Müslümanlar olarak yıllar önce merkezi ezan sistemi kurulduğunda, “yeryüzünden bir anda ezan sesi kesiliyor, yakında namazları tek yerde kıldırırlar” diyenler bugün okunan ezanlara aynı tepkiyi göstermeleri samimiyetsizliklerini ortaya koymaktadırlar. Ne hazindir ki Müslüman toplum olarak dinin özünü anlamaya çalışarak ibadetlerimizi Allah’ın huzurunda özümseyerek yapacağımız yerde, makamsal olarak kulağa hoş gelen nameleri ön plana çıkarıp eda ediyoruz. Allah vergisi olan bir özellikten, Diyanet İşleri Başkanlığının kendisine tanımış olduğu görev yetki ve sorumluluğundan dolayı bir müezzinin sesinin kulağa hoş gelmeyen hayvan sesine benzetilmesi camiamızı derinden üzmüştür. Sayın Müftümüze ve Müezzin kardeşimize yapılan bu yakıştırmaları esefle kınıyoruz.

Onun için Ne söyleyeyim diye başta düşünmek; niçin söyledim diye sonunda pişman olmaktan iyidir. Kişilerin ne kadar akıllı, ne kadar düşünceli oldukları söyledikleri sözlerle ölçülür. Şu söz çok anlamlıdır. Baş dille tartılır. Kendisine şunu da hatırlatırız! Akıl süsü dil, dil süsü sözdür. Üstat Necip FAZIL ne güzel ifade etmiş; “Kökünü beğenmeyen dal ve dalını beğenmeyen meyve olgunlaşmadan çürür”

Müezzin arkadaşımıza ve İl Müftümüze hakaret eden, aşağılayan ve alaycı bir üslupla eleştiren, dini değeri hafife alan bu yazarı ve gazetesini özür dilemeye ve pişmanlığını ifade etmeye davet ediyoruz”.

HABERİ PAYLAŞ:
BUNLARA DA BAKIN