Geçmişten bu yana yabancı dili etkin kullanabilen insanlara karşı hep hayranlık duymuşumdur.
Bir dönem İngilizce öğretmenliği de yapmış olan şahsım şunu anlamış değil?
Günümüzde ilk öğretim değil, kreşlerde bile yabancı dilin öğretilmeye başlandığı toplumumuz da her nedendir bilinmez, İngilizce adını bildiğimiz şey:
What is your name? ( Adın nedir? )
-My name is Kayahan (Adım Kayahan)
How are you? ( Nasılsın)
I am fine ( İyiyim )
Nedense herkes fine! ( İngilizce iyi )
Yahu hiç idare eden yada kötü olan yokmu bu şehirde!
Varsa da kötüyüm diyebilen yok maalesef ve öğretmenin öğrettiği iyiyim var aklımızda...
Malumunuz üzere geçen gün ilimizin Hong-Kong’tan yabancı yatırımcı misafirleri vardı. Burada dikkatimi çeken bir şey oldu!
Bu şehrin Valisi, Milletvekili, Milletvekili Adayı ve Ticaret Odası Başkanlarının konuklarımızla tercüman kullanmak yerine ingilizce iletişim kurmaları, sizi bilmem ama beni gerçekten çok gururlandırdı.
Valimiz Çetin Oktay Kaldırım, Milletvekilimiz Metin Bulut, Elazığ Ticaret Odası Başkanımız Asilhan Arslan ve Milletvekili Adayımız Zülfü Tolga Ağar’ın gayet iyi ingilizce konuşuyor olabilmeleri başta ben olmak üzere bu şehirde yaşayanlara örnek olur inşallah.
Şimdi diyeceksiniz ki “ Kayahan bu kadar önemli mi birilerinin İngilizce konuşabiliyor olması”
Yurt dışına çıktığınız da gümrükte yabancı polis memurunun neden geldiniz? sorusuna cevap veremezseniz önemlidir bence.
Şehrin vizyonu açısından bence çok daha önemlidir.
Bu şehrin vizyonunun bu yönde değişmesi sadece beni değil Prof. Dr. David T. Lan’ı da etkilemiş olmalı ki, kendisi de Elazığ ziyaretinde bu memnuniyetini yakınındaki isimlerle paylaştı.
Gelecek adına ben bu şehirden ve bu şehri yönetenlerden umutluyum şahsen.