Adı yerel olsa da kampanya dönemi ve sonuçları itibariyle yereli çok aşan, sonuç ve mesajlarıyla sadece ülke için değil dünya dengelerini etkileyebilecek bir seçimi geride bıraktık. Seçimlerin verdiği mesaj her kesimden farklı yorumları getirse de var olan tek gerçek Türk halkının milli iradeye sahip çıktığı, tehdit, şantaj ve ihanete prim veremediğidir.
Dershane tartışmalarıyla başlayıp sonunda ülke sırlarını dünyaya faş etmekle sonuçlanan casusluk faaliyetleri, bazı kesimlerin gerçek yüzünün görülmesi ve kimlere hizmet edildiğinin net olarak anlaşılmasına sebep oldu.
Şimdilerde alınan sonuçtan halkımız birileri tarafından; cahil, koyun, bidon kafalı gibi vasıflarla tavsif edilse de asıl feraseti ve ortak aklı ortaya koydu. Aysun Kayacı geçmişte “dağdaki çobanın oyuyla benim oyum bir mi olacak” dediği cümleyi bu seçimlerin ardından geçmişte muhafazakâr ve halkın reyine saygı duyan ve bu özelliğiyle gerçek bir demokrat profili çizen kesimlerden de görmemiz oldukça manidardı.
Yaşanan olaylarda gösterdi ki Anadolu insanı âlim olmasa da arif yönüyle olayları doğru okumuş, aydın ve entelektüel zannedenlerin göremedikleri gerçekleri gördü. Yine cahil ve koyun dedikleri halk oyla bir tavır ve duruş ortaya koydu ki yankısı Amerika’da, İsrail’de, İngiltere’de ve Türkiye üzerinde operasyon hazırlığı yapan tüm karanlık mahfillerde görüldü.
Türkiye’nin yakaladığı büyüme, kalkınma ve kendi imkânlarıyla ortaya koyduğu savunma sanayi ve teknolojik gelişmenin önüne geçmeye çalışanların yerli işbirlikçileriyle birlikte ortaya koyduğu her türlü kara propagandaya rağmen halkımız kendi gibi düşünen ve kendi gibi ülkesini seven kadroları iş başına getirdi. Yalan ve dolana prim vermedi. Hele tehdit, şantaj ve dayatmalara asla pabuç bırakmadı. Kirli ittifaklara, şimdiye kadar asla yan yana gelme ihtimali bile bulunmayan zıt gurupların yan yana gelmelerine, ortak eylem birliği yapıp Başbakanı zor durumda bırakmasına asla müsaade etmedi. Şimdi yeni bir dönem başladı ülkemde. Suret-i haktan görünüp yıllarca milli ve manevi değerler üzerinden korku ve şantaj imparatorluğunu kuran ağabeylere şefkat tokatı indirdi. Umulur ki bu mesaj alınır ve yeniden millete, millettin devleti konusunda ortaya koyduğu hassasiyete riayet edilir.
İlimizde yapılan seçimler tam bir demokrasi şöleni havasında geçti. Adaylar seviyeli bir propaganda dönemi geçirdiler. Sonuçlar bazı kesimler için sürpriz gibi gözükse de Elazığ’ın geçmişten beri ortaya koyduğu siyasi tavır ve haklı gerekçelerle saf tuttuğu siyasi gelenek bu seçimlere de yansıdı. 2002 yılından bu yana Elazığ seçmeni, hizmetten, dik duruştan ve şahsiyetli siyasetten yana tavır almıştı. Farklı kesimlerin hükümetlere kurduğu tuzakları ferasetiyle görmüş ve iktidarına her dönem sahip çıkmıştı.
Geçmiş seçimlerin ortaya koyduğu tabloya rağmen Elazığ’da sürpriz beklemek ve buradan büyük umutlar yaratmak belki siyasi atmosferi lehine çevirmek açısından açıklanabilir bir tavırdı ama sonuçlara etki edişi bir değer ifade etmiyordu. Her görüşten dostlarla yaptığımız sohbetlerde dile getirdiğimiz gerçek sonucun iki katı olacağı yönündeydi. Bir hafta öncesinden Koloğlu’da her daim gönlümüzde ayrı bir yeri olan kadim dostlarımızla yaptığımız sohbette de bu gerçeği ortaya koyduğumuzda bir hayli yadırganmış ve hatta istihzalı bakışlar atılmıştı tarafımıza. Tabi bazı bu algıyı yaratacak şehir efsaneleri oluşturulmuştu bazı mahfiller tarafından. Kendi tabanı dışında birçok camia, cemaat ve Ak Parti karşıtı siyasi parti ve muhalif güçlerin yaptığı bir ittifak yanında rakip taraftan benzeş siyasi kanada akacak 10 binlerin sonucu kendi lehlerine çevirebilecek matematiksel gerekçe olarak gören ve bunu pompalayan kesimlerin hasep edemediği bir yığın gerçek vardı ve bu Ak Parti ve Mücahit Yanılmaz gerçeği idi.
Yeni dönem, yeni anlayış, yeni hizmet ve şehrin tüm kurum ve kuruluşlarıyla kalkınma seferberliği başlatacağı, hizmet yarışının tüm şehir geneline yayılarak birçok problemin giderileceği bir dönem olacaktır. Şehrin sahipsizliğinden yakınan dostlarımızın yakın zamanda bu görüşlerinden kurtulacağının nişaneleri görülmeye başladı bile.
