Hafta içi transfer tahtasını açarak 6 yeni transfer gerçekleştiren Elazığspor, Ankara deplasmanına daha güçlü bir kadro ile gitti. Transfer tahtasının açılması son güne kalırken, transfer yapılıp yapılamayacağı konusunda, taraftarda büyük bir beklenti vardı. Transfer tahtasının açılması son güne kalsa da yönetim transferi önceden planladığı için gerçekleşen transferler çokta sıkıntılı olmadı. Diarra’yı da katar isek, gol bölgesine ve orta alana iki takviye, kanatlara birer takviye, stopere de bir takviye yapılarak, eksik bölgeler güçlendirilmiş oldu.
Yeni transferlere baktığımızda 7 transferin tamamından da faydalanacağımızı düşünüyorum. Umarımda öyle olur. Takviye morali ile Ankara’ya giden bordo beyazlılar, zorlu karşılaşma sonrasında ilimize bir puan ile döndüler. Şampiyonluğun en büyük adaylarından biri olan Ankaragücü’nden, sahasında puan alarak dönmek, Elazığspor için elbette ki bir başarı idi. Fakat karşılaşmayı izleyenler gördü ki daha net gol pozisyonları yakalayan taraf Elazığspor oldu. Dolayısı ile 2 puanı kaçıran taraf da Elazığspor oldu. Son transferler ile Elazığspor’unda şampiyonluğa oynadığını düşünür isek, kaçan 2 puanın şu ortamda büyük olduğunu düşünüyorum.
Karşılaşmanın ilk devresini şehidimizin cenaze törenine katıldığım için izleyemedim.( Bu vesile ile bir kez daha ülkemizin ve şehrimizin başı sağ olsun, şehidimizin mekanı cennet olsun. Rabbim ailesine sabırlar versin) Fakat maçın ilk devresi ile ilgili izleyenlerden bilgi aldım ve maçın özetine baktığımda da ilk devrenin kopyası gibiymiş. Net gol pozisyonu yakalayan ilk devrede de Elazığspor olmuş fakat değerlendirememiş. İkinci devre, orta alanda güç mücadelesi gibi görünse de rakip kalede net gol pozisyonu yakalayan yine Elazığspor’du. Kaçan iki puanı alabilir miydik? Elbette ki orta alanda ve hücumlarda yarım vites yükseltip biraz daha çabuk oynaya bilse idik, galibiyet ile dönmek mümkün olabilirdi.
İlk değişikliğimizin zorunlu olması, ikinci değişikliğinde rakibin atağını önde basarak kısıtlamak olduğunu düşünür isek, isabetli buluyorum fakat üçüncü değişikliğe anlam veremedim! Tom’un yerine orta alanda Tatos’un yerine daha diri ve hızlı bir futbolcu tercihi yapılsa idi, bu değişiklik takıma daha olumlu yansıya bilirdi.
Şampiyon olmak zoru başarmak demek! Bu tür maçlarda zoru başarıp galibiyet ile döneceksiniz ki hedeflediğiniz Süper Lig’e yüksele bilesiniz. Temennim o ki bundan sonraki haftalarda zoru başarır, kaybettiğimiz puanları telafi eder ve ilk 6 içerisinde yer alarak Süper Lig hedefimizi sürdürürüz.
Yeni transferler ile birlikte çıkılan ilk deplasmandan puanla dönmek ve daha önemlisi çok fazla hata yapmadan, galibiyeti kaçıran taraf olmak, belki de bir işaret ola bilir. Yeni transferlerden Murat Akça’nın savunmaya katkısı, dikkat çekerken, yine sahanın en başarılı ismi Elmar’dı. Haftalar ilerledikçe diğer transferlerinde katkısı artacaktır.
Bu sezon Süper Lig’i hedefleyen çok sayıda takım var! 13. sıradaki takımın dahi ilk altı içerisine girme şansı var! Bu nedenle işi oldukça sıkı tutmalıyız! Ankara’da kaçan 2 puana çok fazla takılmadan, hafta sonu içeride oynayacağımız Denizlispor maçından başlayarak
Gaziantep maçına kadar bir hedef belirleyip, bu hedefi tutturmak için elimizden gelen tüm gayreti göstermeliyiz.
Tabi ki taraftarında artık takımı yalnız bırakmayarak Atatürk Stadyumunu doldurması şartı ile…
